16 Ocak 2011 Pazar

Mimar Başbakan RTE

Galatasaray Kulübü açıklama yapmış;
"TT Arena açılışında 200 kamera 40 adette polis kamerası kayıttaydı. Kayıtlar incelenecek ve protestocular stada bir daha alınmayacak."

Daha önce ön yargılı konuşmayıp (nedense) olayı Galatasaray Kulübüne mâl ederek yeni stad haberleri falan suni spor gündemi yaratılmaya çalışılıyor demiştim. Fakat olay ön görüp yazmadığım gibi sunî siyasi gündem yaratıp spor üzerinden siyaset yapmak, seçimler öncesi yeni oy kapıları aramak, yine "bakın neler yaptık" diyerek aslında hali hazırda hükümet görevi olan (ya da olabilecek olan) bir takım işleri, yaptık olduculuğa sürükleyerek bunun üzerinden prim kazanma hesabına döndürmekmiş. Burada kastım şu, bu stadı tabii ki Galatasaray Spor klübü yapabilirdi, Fakat o zaman devletin ileride ben burayı şu işim için kullanıcam deme gibi bir lüksü olmayacaktı. Hükumet bunu ben yaptım sana veriyorum diyerek hem kendi ihtiyacını karşıladı hem de bir taraftar kitlesini kendisine yancı çekmeye çalıştı. Bir de sanki normalde yapmaları gereken görev değilmiş gibi oraya şöyle metro getirdik şöyle yol yaptık gibi aciz açıklamalar yapıyolar utanmadan. Sorarım, toplu taşıma - ulaşım sağlamak (hatta bunu ücretsiz sağlamaktır aslı) yol kavşak yapmak kimin görevidir. Stadın olduğu yere metro yaptım diye övüneceğine bu zamana kadar hala metro götüremediğin yerler için utan ve görevini yerine getiremediğin için halkından özür dile.

Burdan Galatasaray taraftarını ve o gün orada protesto gösterisinde bulunan herkesi yürekten kutluyorum. Ucuzca tasarlanmış bu siyasi oyuna alet olmayıp, gösterilmesi gereken tepkiyi gösterdikleri için.

Başta bu duruma bu güne kadar gösterdiği faşist ve despot mizah anlayışından uzak eleştiriye tahammül edemeyen tepkileriyle aynı zihniyetteki çevresine önayak olan ve cesaret veren başbakan olmak üzere yüzyıllık taraftarını başbakanın arkasına sığınarak hiçe sayan Galatasayar Kulübü başkanını da kınıyorum.

Tek beklentim Galatasaray camiasının birlikteliğiini koruyup kulüp başkanına ve başka başbakan olmak üzere hükumete olan tepkisini sürdürmesi ve madem protestocular stada alınmayacakmış Mimar Başbakan ve çırağı Adnan Bey ile birlikte artık çevrelerini de alıp maçlarda onları bilmem kaç bin kişilik stadta yalnız bırakmaları. "Stada alınmayacaklar" gibi talihsiz açıklamayı yapan başkan koca camiayı hiçe saymış ve asıl terbiyesizliği yapmıştır. Aslına yapması gereken hareket belli ama onu yapıcak samimiyet zaten yok.

Ayrıca Başbakanın toplu açılışta sarfettiği "Stadın yapımında Galatasaray'ın bir kuruşu yoktur" a karşılık olarak "Sayın Başbakan seninde kuruşun yok" demek istiyorum. Cebinden para çıkarıp vermiş gibi ahkam kesmek nasıl bir hâddir. Stadın asıl mimarının kim olduğunu stad inşaatı sırasında proje mimarını nasıl kapı kapı süründürüp kredi aratıldığını ve tüm kapıların o şirkete nasıl bilinçli kapatıldığını ve bu sayede TOKİ' ye paslandığını bilmem snlatmaya gerek var mı. Ayrıca TOKİ ye paslanan bu inşaattan kimlerin cebine ne paralar girdiğini de bir açıklasa da başbakan bizde şeffaf bir siyaset görsek. Başbakan bu stad senin paranla ya da klübün parasıyla değil vergilerle devlet kasasına giren halkın parasıyla yapılmıştır. Senin buraya harcadığın para olmadığı gibi bu konuda atıp tutmaya da pek âlâ hakkın yoktur. Sen bu işten kazandığın paralardan bahsette onu bilelim.

Galatasaray taraftarını ve hatta tüm futbol severlerin desteklemeleri ümidiyle...



* ilgili haberin linki: http://www.ntvmsnbc.com/id/25171911/

** ayrıca destekleyici yazı için bkz:http://twitter.com/#!/kilicdarogluk

TAPDK ve RTÜK Bu Ülkenin Alınması Elzem Kötü Niyetli Tümörleridir

dayanamadım;

alkollü içeceklerin neredeyse her yerde yasaklanmasına ilişkin karar insanların alköl tüketimini azaltma, alköllü ürünlerin reklamını yapmama gibi amaçlardan çok, bir takım kişi ve grupları kaçakçılığa sevk etme, bazı kişilere yeni rüşvet kapısı yaratma, hadi en yasal olanından yeni vergiler getirip devletin halka verdiği üç kuruş parayı elinden alıp düzenleyici hükümetin yandaşlarına, yeğenlerine yedireceği yeni kapılar açması yeni rantlar sağlamasından ibarettir. hiç bir iyi niyet göstergesi görmüyorum.

muhteşem yüzyıl dizisine gösterilen tepkiyi yeni osmanlıcılık hareketi olarak görüyorum. bağımsızlık ve özgürlük duygusunun bünyelerine rahatsızlık verdiğini düşündüğüm ve gocunacak yarası olan eleştiriye mizaha tebessüme tahammülü olmayan köhne zihniyetli, kurmaca, kurgu, senaryo, sanat gibi olgulardan haberdar olmadığı gibi olabilecek en dar zihinle yapılmasına da karşı çıkan geri bir zihniyet olarak değerlendiriyorum. burda derdim elitist bir görüş belirtip geriye kalanları bunun dışında bırakıp yargılamak değil. herkes her konude bilgi ve birikime sahip olmaz zorunda değil. fakat bir toplumun özgürlüklerini ve yaşam tarzını ileriye taşıyamadığı gibi aksine geriye götürmeye çalışıyorsa ve kısıtlamaları destekliyorsa orada çok büyük bir sıkıntı vardır. korkutucu.
Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More